20 Haziran Dünya Mülteciler Günü’nde, savaşlar, çatışmalar, zulüm, yoksulluk gibi sebeplerle evlerini terk etmek zorunda kalan mültecilerin sağlık sorunlarına dikkat çekiyoruz

2001 yılından beri her yıl 20 Haziran “Dünya Mülteciler Günü” olarak kabul edilmekte ve bu günde savaşlar, çatışmalar, zulüm, yoksulluk gibi sebeplerle göç etmek durumunda kalan insanlar anılmaktadır. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin (UNHCR) açıkladığı son rakamlara göre, dünyada bulunan mülteci sayısı 68 milyon 500 bine ulaşmıştır. Dünyada en çok mülteci veren 3 ülke ise; Suriye, Afganistan ve Güney Sudan’dır. Türkiye ise 3 buçuk milyon mülteciye ev sahipliği yaparak dünyadaki en misafirperver ülke olma konumunu sürdürmektedir.

Yarısından fazlasını 18 yaş altı çocukların oluşturduğu mülteci nüfusunun en  büyük problemlerinden birisi sağlık hizmetlerine yetersiz erişim olarak öne çıkmaktadır. Bu durumu göz önüne bulundurarak mülteci sağlığına yönelik çalışmalarımıza muhtelif coğrafyalarda devam etmekteyiz. Bu kapsamda Suriye Krizi’nin ilk günlerinden itibaren Suriyeli mültecilere yönelik olarak birinci basamak sağlık hizmetleri, psikososyal destek sağladık; Suriye içerisindeki hastaneleri destekledik, ekipman ve tıbbi malzeme katkısında bulunduk. Azez’e bağlı Soran ilçesinde hizmete başlayan kliniğimizde ise ilk günden 50 hastaya hizmet verdik. Orta Afrika Krizi’nden kaçarak Çad’da Sido Kampı’na sığınan mültecilere sağlık hizmeti veren tek kurum olan olarak 2017 yılı boyunca sadece bu kampta 7 bin 107 hastaya tamamen ücretsiz olarak tedavi sağladık.  En çok mülteci veren ülkelerden olan Afganistan’da medikal kamplar, katarakt operasyonları, gıda dağıtımı gibi çalışmaları düzenli olarak devam ettirmekteyiz. Somali’de ise iç mültecilerin bulunduğu kampın yanında anne, çocuk ve beslenme sağlığı merkezimiz hizmete yeni başlamıştır.

Mülteci sağlığına yönelik çalışmalarımızı devam ettireceğimizi dile getiren Yönetim Kurulu Başkanımız Uzm. Dr. Yahyahan Güney “Hâlihazırda raporlara göre 65 milyondan fazla insan zulüm, çatışma, yaygın şiddet ya da insan hakları ihlalleri sebebiyle yerlerinden edilmiş durumdadır. Yerlerinden edilmiş bu kişiler arasında sağlık hizmeti alamayan birçok mülteci bulunmaktadır. Yeryüzü Doktorları olarak mülteci sağlığını temel çalışma alanlarımızdan biri olarak görüyor ve çalışmalarımızı bu yönde sürdürüyoruz. Verdiğimiz tıbbi sağlık hizmetinin yanı sıra mültecilere psikososyal destek sağlamayı, onlara karşı empati geliştirmeyi de önemsiyoruz. Evini, yaşadığı şehri, belki ailesini dahi geride bırakmayı kim ister ki? Herkesi bu soru’nun yanıtını düşünmeye ve mültecilere karşı duyarlılığımızı arttırmaya davet ediyoruz” dedi.